24 Ağustos 2013 Cumartesi

Kalbim Ege'de kaldı...

Tatilde Midilli adasındaydım. Nam-ı diyar Lesbos. ((: Bir doğum günü hediyesiydi denilebilir benim için. Evet uzun zaman sonrasında denize girmek fikri beni çok heyecanlandırıyordu ama herşeyin ötesi ben daha çok yemekleri hayal etmiştim.


Plomari'de kaldık ve sanırım ada içinde yediğim en güzel yemekler de buradaydı. Yani aranızdan gitmek isteyenler olursa tavsiye edebileceğim gayet iyi restoranlar var.

Bu bir gezi yazısı olsun istemiyorum ama biraz da bahsetmeden geçemiyorum. Biz burada sabah - öğle - akşam yemeklerinde öyle tıka basa yedik ki... Hala yediklerimizi düşündükçe kalbimin atışları hızlanıyor. Zaten her zaman söylemişimdir, bazen duruyorum ve geçmişe bakıyorum en mutlu anlarım ne zaman diye... Sonuç hep yemek yerken oluyor. Bir gün içerisinde en mutlu olduğum zamanlar hep yemek yerken... Bu beni obeziteye doğru götürür mü? Şimdilik zannetmiyorum. Ama yemek yemek, yemek yapmak kadar benim hobim ve işim ((:

İşte bütün bu inanılmaz lezzetli, keyifli, gayet tatmin edici porsiyonları olan yemeklerin arasında öyle bir tanesi vardı ki; ilk 10'um arasındaki yerini hızlıca aldı. 


Kırmızı şarap sosunda Ahtapot diğer bir ismi ile octopus stifado; ben olsam bu yemeğe octopus bourguignon'da derdim.



Adada yüzerken şnorkelle şöyle bir taşlık bölgelere dikkatlice baktığınız zaman bile ahtapotları görebiliyorsunuz. Çünkü ahtapotlar taşlık bölgelere saklanmaktan çok hoşlanıyorlar... Ada sakinleri dalıp çıkartıyorlar bu deniz canlılarını ve bazıları taşların üzerinde temizliyor ahtapotu. Yaklaşık 40 defa taşlara vuruyorlar böylece ahtapotun daha yumuşak olduğundan bahsediyorlar. Bana çok ilgi çekici geldi, o nedenle sizinle de bir videoda ahtapot temizlemeyi paylaşıyorum. 





Gayet iyi özetleyen bu iki videodan sonra; inanılmaz bir stew olan octopus stifado'dan biraz daha bahsetmek istiyorum size. Bizim kırmızı şarapla, soğan, domates ve değişik baharatlarlar uzun uzun pişirdiğimiz bu yemeğe Yunanlılar stifado diyorlar. Stifado; tavuk, et ya da deniz mahsülleri ile hazırlanabiliyor. Ama sanırım en lezzetlisi ahtapot ile (:


Bir güvecin içerisine, ahtapotu 1/3 cup şarap sirkesini ve 1 kapak kırmızı şarabı koyun ve yaklaşık 15-20 dakika pişirin. Ahtapotun içerisinde bolca su bulunduğundan ve piştikçe suyunu saldığından ekstra su eklemenize gerek yok.


Elde ettiğimiz bu ahtapot likörünün içerisine 1/2 cup zeytinyağı, 2 tane soğan, 3-4 tane sarımsak, 1 defne yaprağı ve 1 kutu domates konservesi, yarım demet taze maydanoz ve bir çay kaşığı tarçın ekliyoruz. 1/2 cup kırmızı şarap ve 3-4 cup su koyuyoruz. 



Bu sırada ahtapotu soğuması için çıkartıyoruz. 5-6 cm büyüklüğünde kesiyoruz.



Soğanlar yumuşamaya başladığında ahtapotları ekleyerek 1/2 cup kırmızı şarap daha ekliyoruz. Tuz ve karabiberle sezone ediyoruz. 15 dakika daha tıkırdatıyoruz.


Mmmmhhh... Ahtapot yemeğe hazır.


Bu tarifi bir yunan yemekleri sitesinden aldım ve biraz değiştirdim. En yakın zamanda size hazırlayıp, fotoğraflarını da ekleyeceğim ;)






Hiç yorum yok: