7 Nisan 2013 Pazar

Ben küçükken bebeklerle de oynamazdım zaten ...


Çocukluğum taş, toprak içinde, sürekli düşüp kalktığımdan kıyafetlerim yırtık pırtık sokaktaki çocuklarla oynayarak geçti. Bebeklerimle evcilik oynamadım ben, sokakta top oynadım, sapanla taş attım, gerektiğinde masanın altına sokup oğlanları dövdüm.
Şimdi de çok farklı değilim ya, en sevdiğim mutfak gereçleri bıçaklar...

Ama bıçaklar arasında da en tutkun olduklarım japon bıçakları. Bir japon bıçağına sahipseniz sadece kaliteli, keskin bir bıçağı kullanıyor olmuyorsunuz. Aynı zamanda bu bir  parça tarihe sahip olmak ve japon bıçak kültürüne saygı bir bakıma.

14.yy'da Sakai Japonya'nın en zengin şehirlerinden biri haline geldi ve endüstriyel açıdan gelişmeye başladı. 15.yy'da Samurai kılıçlarının çoğu Sakai'de yapılıyordu ve yüzyıllarca şehir bu pozisyonunu korudu. 16.yy sonlarına doğru japonlar bıçakları o zamanın ünlü Sakana kılıçlarının yapılış methodu ile yapmaya başladılar. Tütünün Portekizliler tarafından Japonya'ya getirilmesinden sonra, tütün hasatında japon bıçaklarının kullanılmasına karar verildi. İlk tütün bıçakları burada yapıldı ve dünyanın her tarafına bu bıçakların eşsiz keskinliğine dair ünü yayıldı. Shogunluk sona erdiğinde ise samurailara olan saygı azaldı ve artık kılıçlarını taşımalarına izin verilmemeye başlandı.

Bu bıçakların yapımda her bir aşama için, öğrenilmesi seneler isteyen bir beceriye sahip olmak gerekiyor. 14.yy'da ısı verdikten sonra döverek şekil verilen ve keskinleştiren bu bıçaklar günümüzde de aynı metodla yapılmakta. Kullanılacak metaller 1300C kadar ısıtılıp bir araya getiriliyor.  Sıcaklık burada çok önemli. Çok sıcak metalin çabuk kırılmasına neden olurken, çok soğukta şekil verilmesine imkan vermiyor.  Isıtılma, dövme ve soğutulma aşamalarının hepsinin farklı sıcaklıkları var ve yapımında hataya yer yok. Bunun için yılların tecrübesine sahip olmak gerekiyor.

Bu nedenle ben böyle bir bıçağı kullanırken aynı zamanda yılların birikimine ve tecrübesine sahip bir ustanın elinden çıkmış bir işi, bir tarihi yanımda tutuyorum denebilir. İşte o yüzden ona karşı bir saygım var ve yine o nedenle kimsenin kullanmasına tahammülüm yok. ve yine o yüzden n'olur bıçaklarımı bana sormadan kullanmayın ((:


Domo Arigato...





Hiç yorum yok: